İhtiyaçlar: Bir kağıt, defter veya yazıp çizebileceğin bir yüzey. Kalem, tercihine göre renkli boyalar. Kendinle kalabileceğin bir alan.
Kendin için uygun bulduğun alana gel ve orada mevcut ol. Duyularını çevrene aç.
Nasıl bir yerdesin?
Gözlerini etrafında gezdir, kulaklarını çevrendeki seslere aç, belki bir koku geliyor burnuna, onu içine çek. Şimdi ve burada olmayı tüm duyularınla deneyimlerken bu duyusal farkındalığı bedenine kaydır. İçini gözle, nefesin ritmini dinle, dilersen bir elini göğsüne diğerini karnına alıp nefesin bedeninde yarattığı hareketi duyumsayabilirsin. Bedeninin yerle olan temasını hisset. Omurgan uzun, bedenin rahat, dengeli bir pozisyonda olsun.
Nefesler yumuşak, beden yumuşak, hisler yumuşak. Bu alanda böyle hissettiğin bir yer bulduysan kendine, keyfini çıkar. Zorlu hissettiğin yerlerde kendine nazik davran.
Zihnin sakinleştiği bir yerde, kalemini eline al, gözlerini kapat ve kendi yaratıcılığını hissederek çizmeye başla. Kesintisiz bir çizgiyle, kalemi kağıttan hiç ayırmadan, tıpkı kalemin kağıt üzerinde dans etmesi gibi kendi yaratıcılığının çizgiyle ifade bulmasına müsade et. Burada bir şekil çizmeye çabalamıyoruz, birbiri içine geçmiş öylece bir çizgi olabilir. Anlamsız gibi görünen bir şekil karmaşası olabilir. Yalnızca elinin serbestçe hareket etmesine müsade et. (Çalışmanın bu kısmı için kısacık bir süre yeterli olacaktır. Zorla çiziyorum hissi gelmeden, kendiliğinden bir akışta çizmek ve bırakmak zihnin müdahalesinden kaçınmak için iyi olur.)
Gözlerini açtığında "anlamlı" bir şey bulmayı bekleme, yargılama. Yalnızca senden akmış olanı gör.
...ve serbest akış yazı pratiğine başla. Bu pratikte durmadan, düşünmeden, doğru ve güzel bir metin yazmaya çabalamadan, yalnızca akışta geleni yazıyoruz. (Ben bu çalışma için yazı pratiğini kısa tuttum, dilersen 5-7 dk ayırabilir ve daha uzun bir akış yaratabilirsin.)
Cümleye şöyle başlıyoruz;
Yaratıcılığım ...
Bu pratiğin sana hediyelerini, seni şaşırtan yerlerini paylaşırsan çok sevinirim.
Ben çizgilerden şekiller çıkarmayı çok sevdiğim için, dans eden bir kadın gibi beliren çizgime devam ettim, çizgimle oynadım ve onu renklendirdim.
Yazım ise şöyle aktı;
Yaratıcılığım öyle kendiliğinden akıyor ki, orada sanki ben yokum. Benden daha büyük, daha geniş bir şey var.
... ve küçücük ben büyüyorum, genişliyorum onunla.
Yaratıcılığım ben miyim? yoksa bana verilen bir şey, ulaştığım bir yer mi? diye baktığımda görüyorum ki o tam olarak benim.
O benim en içimde, öyle derinde...
Bana en yakın, benden de yakın olan bir yerde.
İlhamımız ve yaratıcılığımız bol olsun! Dilerim yorumlarda buluşuruz.